• Ana Sayfa
  • Hakkımızda
  • Etkinlikler
  • Broşürler
  • covid-19
  • Yalanlar - Gerçekler
  • imza metni 3
  • imza metni 2
  • imza metni
  • Afişler
  • Daha fazlası
    • Ana Sayfa
    • Hakkımızda
    • Etkinlikler
    • Broşürler
    • covid-19
    • Yalanlar - Gerçekler
    • imza metni 3
    • imza metni 2
    • imza metni
    • Afişler
  • Ana Sayfa
  • Hakkımızda
  • Etkinlikler
  • Broşürler
  • covid-19
  • Yalanlar - Gerçekler
  • imza metni 3
  • imza metni 2
  • imza metni
  • Afişler
Hepimiz Göçmeniz - Irkçılığa Hayır

Hakkımızda

Hepimiz Göçmeniz: Irkçılığa Hayır!


Tüm dünyada mülteci düşmanlığının yükselişte olduğu bir dönemde yaşıyoruz. Elbette Türkiye’de de son dönemde ırkçılığın en gündelik ve yaygın biçiminin hedefinde en fazla Arap göçmenler, özel olarak da Suriyeliler var.


Ana akım siyasette ise göçmen düşmanlığına karşı ses çıkarmak bir yana dursun, ya bizzat düşmanlığı üreten söylemler veya büyümesine göz yuman bir sessizlik hakim"


Bu koşullarda, göçmenlere yönelik “devletten hibe para aldıklarından” tutun “T.C. vatandaşlarına tanınmayan sosyal haklardan faydalandıklarına” kadar sayısız yalan iddia kolaylıkla dolaşıma sokulabiliyor. Suriyelilerin “bağırarak konuştukları”, “terörist oldukları”, “kadınlara sarkıntılık ettikleri”, “plajları kirlettikleri”, “hastalık saçtıkları” vs. gibi pek çok iftiranın da yine nasıl sıradanlaştığını biliyoruz. Elbette tüm bunların yaygınlaşması Suriyelilere yönelik linç ve pogrom girişimlerinin önünü açıyor.


Savaştan ve zulümden kaçıp gidebildikleri ülkelere sığınan Suriyeliler, ölümü göze alarak çıktıkları yolculuklarının sonunda ya feci koşullardaki kamplara kapatılıyor ya da kurtulabilirlerse ucuz ve kayıtsız iş gücü olarak hayatta kalmaya çalışıyorlar. Ayrıca iddia edildiğinin aksine hiçbir hakları olmadığından, tüm zorlukları sıfır güvence ile göğüslemek zorundalar. Bu kadar savunmasız bırakılmış insanları hedefe koymak her şeyden önce insanlık dışıdır.


Fakat meseleyi yalnızca bir insani kriz olarak görmek yeterli değil. Irkçı söylem ve saldırılara karşı Suriyelileri yalnız bırakırsak, ırkçılığın büyümesine alan kazandırmış oluruz. Ve elbette ırkçılık sadece hedefe koyduklarını değil hepimizi ezer. En basitinden kapıdaki ekonomik krizin sorumlusu olarak Suriyelilerin gösterilmesine engel olamazsak, gerçek sorumlular göze batmadan borçlarını bize ödetebilirler. Bu yüzden dayanışmayı yardımseverlik olarak değil, hep birlikte insanca yaşamanın, değişim umudunu büyütebilmenin koşulu olan bir politik zorunluluk olarak görüyoruz.


Senelerdir burada yaşayan, çalışan, hatta pek çoğu burada doğmuş olan insanları parazit gibi göstermenin adı, hangi gerekçenin arkasına saklanırsa saklansın ırkçılıktır. Bu yüzden, en başta mültecilik hakkı olmak üzere Suriyelilerin ve tüm göçmenlerin eşit yurttaşlar olarak yaşamalarının koşulu olan bütün hakları talep ediyoruz.


Irkçılık sinsi olabilir, fakat dayanışma bulaşıcıdır. Hep birlikte insanca, kardeşçe, özgürce yaşayabilmek için, ırkçıların gözünün içine bakıp: “bu dünya hepimizin, hepimiz göçmeniz” demeye kararlıyız. Bu sesi büyütmek gerektiğine katılan herkese çağrımızdır.

Bize Ulaşın

Bize mesaj atın!

Bu site, reCAPTCHA ile korunur; Google Gizlilik Politikası ve Hizmet Koşulları geçerlidir.

Hepimiz Göçmeniz - Irkçılığa Hayır

Sosyal


  • Hakkımızda
  • Bize ulaşın
  • Etkinlikler

Çerez Politikası

Bu web sitesinde çerez kullanılır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek, çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.

Kabul Et ve Kapat